anayasa hukuku profesörü.
ne mutlu bana ki anayasa hukuku dersini birinci sınıfta ondan dinledim. ben kaç yaşında bilmem nerelerde doktora yapmış profesörüm kibrini taşımaz her hafta sabahın sekiz buçuğunda gelir dersini bizzat anlatırdı, pratik çalışmalar dışında asistan yollamazdı derse. ilk sene ders kitabının dili ağır gelmişti bana ve anlamadığımı düşünmüştüm, buna rağmen az önce ceza muhakemesi çalıştığım kitapta geçen bir cümle bana kendisini hatırlattı. dipnota baktığımda ise ismini görüp tebessüm ettim. demek ki öğrenmişim, demek ki öğretmiş. bir sene öğrencilerin büyük bir bölümü notuna itiraz etti diye tek tek kendisi incelenmişti kağıtları, dersi alan kişi sayısı en az 1200. böyle değerli insanlar her yerde olsa ve hep anlatarak bizi aydınlatsa keşke.